KUR'ANI bilmeden, okumadan, araştırmadan, algılaması zayıf insanların olmaması mümkün değildir. Benim bunlara çok fazla söyleyecek bir lafım da yoktur.
Benim lafım, KUR'ANI bilen, okuyan, araştıran algılamasının da çok iyi olduğunu tahmin ettiğim arkadaşlara ve araştırmacı Hocalarımadır.
ALLAH, "biz bu kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmamışızdır", Kıyamet 36; "insanlar başı boş bırakıldığını mı zanneder", ALLAH'ın şeytana, "benim İHLASLI KULLARIM üzerinde hiç bir hükmün yoktur", "şeytanın da senin İHLASLI KULLARIN hariç" sözlerine rağmen, Dünya yöneticiliği gibi çok önemli bir konu hakkında ilgisiz kalmalarıdır. Görmezden gelmeleridir.
Bugün, Dünya üzerinde yaşanan tüm olayları çok güzel bir şekilde araştırıyorsunuz, kaleme alıyorsunuz. İnsanlar sizin sayenizde bilgi sahibi oluyorlar.
Dünya üzerinde insanlığa hükmeden, insanlığı yönlendiren, zamana yayılmış bir süreç içinde teknoloji sunan, her ne kadar şeytanın da işin içinde olduğunu bildiğimiz bir yaşamdır, anlattığınız bu Dünya.
Bu bir aydınlanmadır. Yani, araştırıp, bu araştırmalar sonucunda elde ettiğiniz bilgilerin hepsi doğrudur. İnsanlığa sunduğunuz bu aydınlanma hareketi (araştırıp insanları bilgilendirmek) sonuçları, Dünya üzerinde kendi kendine mi oluşmuştur? Tesadüf olabilir mi? İçeriğini hiç düşündünüz mü?
Şimdi, sondan başa doğru, yani geriye doğru yolculuk yapalım. Dünya üzerindeki yöneticileri hepimiz öğrendik. Bunlar, Dünya yaşamına yön verirler, ülkeleri yönetirler, daha doğrusu Dünya üzerinde yaşam kurallarını bunlar koyarlar ve bağırıp çağırsakta biz bunlara uymak zorunda kalırız. Fırtınalar, seller hatta depremler yaptırıyorlar deriz, ama sadece yazdığımız ve söylediğimizle kalırız.
Bundan çok değil, yirmi-otuz yıl öncesinde doğal afet denince (bunun içine deprem, yağmur, sel, fırtına dahil) ALLAH'ın takdiridir, O ne isterse o olur demiyormuyduk. Şimdi ne oldu, ne değişti de fikriniz değişti. "SÜLEYMAN'A rüzgarı emrine vermiştik" sözünü okudunuz da unuttunuz mu? Mucid NİCOLA TESLA'da ALLAH'ın bir kulu değilmidir? Başka bir Dünyadan mı gelmiştir?
Yine kırk-elli yıl öncesinde haberleşme neredeyse telefondan ibaretti. Şimdi ise görüntülü konuşabiliyoruz. Bilgisayar, internet bu buluşlar tesadüfen mi oluştu? Daha geriye dönük çok şey söyleyebiliriz. Bunlar bizim bilinçlenmemiz için, belli bir süreç içinde olması gereken olaylardır.
HERŞEY ALLAH'IN GÖZETİMİ ALTINDADIR.
"Kur'anda, biz hiç bir şeyi eksik bırakmadık" sözünü unutmayın. En önemli konuyu görmezden geliyorsunuz. ALLAH'ın bu Dünya üzerinde yönetici kıldığı;
Kehf Suresi;
(86 - Nihayet güneşin battığı yere vardığı zaman, güneşi, (sanki) kara bir balçıkta batıyor buldu. Bir de bunun yanında bir kavim buldu. Biz ona dedik ki: "Ey Zülkarneyn! Onları ya cezalandırırsın veya onların hakkında iyi davranırsın."
87 - O da demişti ki: "Kim haksızlık ederse muhakkak ona azab edeceğiz; Sonra Rabbine geri döndürülecek, O da onu görülmemiş bir azabla cezalandırır.")
azap bile yapabilir sözünü söylediği "ZÜLKARNEYN'i" görün. Ve bu yönetici ZÜLKARNEYN'in sizde yardım edin de seddi beraber beraber yapalım dediği kişileri görün.
Zümer suresi 23. Ayette belirttiği; bazı ayetlerimi ikili manada anlattım, sözünü;
Bakara suresi 216. Ayet; Hoşunuza gitmemekle birlikte, savaş üzerinize yazılmıştır. Bir şey sizin için hayırlı olduğu halde siz ondan tiksinebilirsiniz ve bir şey sizin için şer olduğu halde siz onu sevebilirsiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz, sözünü; UNUTMAYIN...
BİLİNÇLENME ADINA SAYGILAR SEVGİLER. BURHAN DOĞAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder